Ana sayfa/Sanal Sergi/Gundelia armeniaca Nersesian
Gundelia armeniaca Nersesian

Gundelia armeniaca Nersesian

Kenger

Eser tekniği

Kâğıt üzeri suluboya

Boyutları (boy x en cm):

70 x 50 cm

Kısımlar ve ölçek bilgileri

[A] Genel görünüş (1x)

Kenger (Gundelia) türleri, Anadolu’nun doğu ve güneydoğusunda yüzyıllardır doğadan toplanarak gıda olarak tüketilen, geleneksel bilgiyle harmanlanmış çok yönlü bitkilerdendir. Bitkinin yöresel adları, kültürel çeşitliliğin bir yansımasıdır: Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da halk arasında Kênger, Qorav, Kereng, Kerenk, Keven ve Kengel gibi adlarla anılırken diğerbölgelerde Has kenger, Uslu kenker, Deli kenker, Acı kenger, Eşek dikeni ya da yalnızca Kenger adı yaygındır. Bitkinin sürgünlerinden yemeklik saplar ilkbaharda toplanır; bu sürgünler kavrularak, haşlanarak ya da pilav, etli yemek, çorba ve mezelere katılarak tüketilir. Kökünden akan süt ise kurutulup acılığı giderildikten sonra doğal bir sakız olarak çiğnenir ya da ticari amaçla pazarlanır. Ayrıca taze sürgünlerinden turşu yapılır; olgun tohumları ise kavrulup öğütülerek geleneksel kenger kahvesi hazırlanır. Kurumuş bitki sap ve kabukları hayvan yemi olarak değerlendirilir. Kuruyan çiçek başlarının içine taş konularak yapılan sesli oyuncaklar, kırsal çocuklukların hafızasında yer etmiş özgün yaratımlardır. Bütün bu kullanım biçimleri genellikle sözlü kültür yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Fakat son yıllarda bu bilgi birikimi ve uygulamaların giderek azaldığı, yalnızca yaşlı kuşaklar tarafından hatırlandığı ifade edilmektedir.

Ressamın Anlatımıyla

Sabite Mutlugil: “Botanical Art Worldwide 2025 sergisinin genetik, biyolojik çeşitliliği esas alan teması üzerinde düşündüğümde, tanıdığım bir coğrafyada yabani olarak yetişen ve doğadan olduğu gibi toplanarak yenilebilen bitkileri araştırmaya karar verdim. Doğduğum şehir Bitlis, Anadolu’nun pek çok şehri gibi yerel bitkilerin kullanıldığı zengin bir mutfak kültürüne sahip. Bu bitkiler, 1500 metre rakımlı şehrin, daha da yüksek yaylalarında doğal olarak yetişen çok çeşitli bitkiler. Şehri her ziyaret ettiğimde pazarlarda, sokaklarda satıldığını gördüğüm bitkilerin çeşitliliği dikkatimi çeker. Bu bitkilerin yerel yemeklerdeki kullanım şekillerinin, şifa sağlayan özelliklerinin özenli araştırmalara konu olması gerektiğini düşünüyorum.

Yerel halkın Kenger olarak isimlendirdiği bitki de bunlardan biri. Kenger, geleneksel mutfaklarda önemli yeri olan ve hem gıda hem şifa amaçlı kullanılan bir bitki. Doğadan toplanması, hazırlanmasında kadınların emeği, bilgisi var büyük oranda. Kenger, Anadolu’nun pek çok bölgesinde yetişen bir bitki. Doğu Anadolu’da ise yerel mutfaklarda kullanımı oldukça fazla. İlkbahar ve ilk yaz aylarında özellikle kadınlar ve çocuklar, yaylalarda ellerinde uzun bıçaklarla kenger otunu köküyle topraktan çıkarır, dikenli yapraklarını, çiçek kapsüllerini soyar, yemeklerde kullanmak için gövdesini, içinden çıkan sütten sakız yapmak için kökünü alırlar. Soyulmuş kengerler, seyyar satıcıların tezgahlarında pazarlarda yerini alır. Daha çok yumurtayla kızartılarak ve bulgur pilavıyla birlikte pişirilerek yenir ve turşusu yapılır.

Bu yabani bitkiler üzerinde giderek artan bir insan baskısı var. Şehirler, yapılaşma kırsal alanlara doğru büyüyor, nüfus ve tüketim artıyor. Kökleriyle toplanan bu bitkilerin önemli bir kısmı yok olma tehdidi ile karşı karşıya. Bu bitkilerin doğal yetişme alanlarının tespiti, korunması, halkı bilinçlendirme faaliyetleri için yerel yönetim, üniversite, sivil toplum kuruluşlarının vakit geçirmeden, el birliği içinde çalışması gerekiyor. Haziran ayında Bitlis’te şehrin hemen çevresinde yer alan 1700 metre rakımlı tepelerde, kayalık çayırlarda bulduğum kengerler çiçek açmışlardı. Görüştüğüm Bitlis Eren Üniversitesi ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Botanik Bölümü’ndeki akademisyenler, bu türü Asteraceae familyasından Gundelia armeniaca Nersesian olarak tanımladılar. Çiçek durumu ve yaprak uçlarındaki uzun dikenleriyle, pembenin tonlarını taşıyan çiçekleriyle etkileyici görüntüsü karşısında bu türü resmetme cesaretini göstermeye karar verdim.”

Teşekkürler

Bitkinin saha tespitinde Bitlis’te doğa fotoğrafçıları Fatih Bilgiç ve Oktay Subaşı’na; teşhis sürecindeki katkıları için Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nden Dr. Mehmet Fırat’a teşekkür ederim.

Floral decoration